ÖNSÖZ
Çevrenin doğal yapısını ve
bileşiminin bozulmasını, değişmesini ve böylece insanların olumsuz yönde
etkilenmesini çevre kirlenmesi olarak tanımlayabiliriz. Artık hepimizin bildiği
gibi çevreden, içindeki varlıklara göre en çok yararlanan bizleriz. Çevreyi en
çok kirleten yine bizleriz. Bu nedenle "Çevreyi kirletmek kendi
varlığımızı yok etmeye çalışmaktır" denilebilir.
Bilinçsiz kullanılan her şey gibi temiz ve sağlıklı tutulmayan çevre de bizlere
zarar verir. Bu nedenle çevre denince aklımıza önce yaşama hakkı gelmelidir.
İnsanın en temel hakkı olan yaşama hakkı, canlı ya da cansız tüm varlıkları
sağlıklı, temiz ve güzel tutarak dünyanın ömrünü uzatmak, gelecek kuşaklara
bırakılacak en değerli mirastır.
1970'li yıllardan sonra bilincine vardığımız çevre kirliliği dayanılmaz
boyutlara ulaştı. Çünkü artık temiz hava soluyamaz olduk. Ruhsal rahatlamamızı
sağlayacak yeşil alanlara hasret kalmaya başladık. Yüzmek için deniz kıyısında
bile yüzme havuzlarına girmek zorunda kaldık. Gürültüsüz ve sakin bir uyku
uyuyamaz, midemiz bulanmadan bir akarsuya bakamaz olduk. Kısaca artık
kirleteceğimiz çevre tükenmek üzeredir. 2000–3000 yıl önce bir doğa cenneti ve
büyük bir kısmı otlaklarla kaplı olan Anadolu'yu günümüzde bu durumlara
düşürür.
ÇEVRE KİRLİLİĞİ
Çevre kirliliği ile ilgili
çözümler nelerdir ? Çevre kirliliğine insanlar mı neden olmaktadır ? Bu sorular
herkesin en çok merak ettikleridir.
Çevre tüm canlıların yaşamında önemli
bir rol oynamaktadır. Nüfusun artışı, kentleşme, sanayileşme gibi faktörler
çevre kirliliğinin artmasına önemli katkılarda bulunmaktadır. Çevre sorunları
özellikle geçen yüzyılın ikinci yarısından itibaren dünya gündemini işgal eden
en önemli sorunlardan biri olmuştur. Kuşkusuz bu çevre sorunlarının daha önce
var olmadığı anlamına gelmemektedir. Nüfusun artışı, kentleşme ve
sanayileşmenin hızlanması gibi faktörler dolayısıyla çevreye bırakılan
atıkların gerek miktarı gerekse türlerinde artış olmuştur. Çevre kirliliği
başlıca hava kirliliği, su kirliliği, toprak kirliliği ve gürültü kirliliği
olarak karşımıza çıkmaktadır.
Çevre sorunlarının artması çevre kirliliğinin boyutlarını katı atık kirliliği
olarak şekillenen yerel kirlilikten, asit yağmurları olarak şekillenen bölgesel
kirliliğe ve küresel ısınma ve ozon tabakasının delinmesi olarak ortaya çıkan
küresel kirlenmeye genişletmiştir.
Çevre sorunlarının insanlar ve diğer canlılar üzerindeki ciddi tehditleri
(çeşitli önemli hastalıklara sebep olması ve bu hastalıkların bazen ölümlerle
sonuçlanması) her geçen gün daha da artmaktadır. Çevre kirliliğinin canlılar
üzerinde meydana getirdiği hastalıklar çeşitlidir. Bu hastalıkların belli
başlıları arasında astım, kronik bronşit gibi çeşitli solunum yolu
hastalıkları, kalp ve damar hastalıkları, böbrek rahatsızlıkları, çeşitli kanser
vakaları, çeşitli göz hastalıkları, kolera gibi çeşitli bulaşıcı hastalıklar,
işitme bozuklukları, saldırgan davranışlar, stres, bitki ve ağaç dokuları
üzerinde olumsuz etkiler sayılabilir. Bu hastalıklar çoğu zaman insanlar,
bitkiler ve hayvanlarda ölümle sonuçlanan vakalara yol açmaktadır.
Bu sorular ile ilgili bilim
adamları bu açıklamaları yapmıştır.Çevre kirliliğine yüzyıllardır insanlar sebep olmaktadır .
Çevre kirliliğine insanların etkileri yukarıda verimiştir . Bu çözümler
uygulanırsa çevre kirliliğinin aşılacağına kanaat getirimiştir.
KAYNAKÇA